“Şarkılar dinleyin istiyorum, şarkılar. Durmaksızın. Bach G minör mesela. Gülümsersiniz belki. Sonra trafikte bir kadına yol verirsiniz, size gülümser. Karşılık olarak siz de gülümsersiniz. Sonra kadın evine gülümseyerek gider belki, çocuklarına kapıyı gülümseyerek açar. Belki o gece gülümseyerek uykuya dalar. Belki böyle olmaz. Ama siz yine de bir kadının sizden kaynaklı bir sebeple gülümsediğini hayal…

Devamı

“Annelik Diploması”

Böyle bir diploma yok elbette ama ben annelerin, yani anne olmak isteyen kadınların bu diplomayı alması gerektiğine şiddetle inanıyorum. Yapılacak en basit iş için bile kurs ya da çeşitli eğitimlere katılmak zorundayken, insanların hiçbir ön hazırlık olmaksızın anne-baba olmasını yanlış buluyorum. Çevreme baktığımda anneliğin sadece kutsal yanıyla ele alındığını görüyorum. Kutsal olması, gerekli her şeyi…

Devamı

“Beni Öldürmeyen Şey Beni Güçlendirir”

Cengiz Güneş, 1976 yılında Ankara’da doğdu. İlköğrenimini Ankara’da, ortaöğrenimini ise İzmir’de tamamladı. 2000 yılında Gülhane Askeri Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 2 sene Hakkari’de pratisyen hekim olarak çalıştıktan sonra 2003 yılında İstanbul Haydarpaşa GATA’da psikiyatri asistanlığına başladı. 2007 yılında uzmanlık eğitimini tamamladı ve Diyarbakır’a atandı. 2011 yılından itibaren Denizli’de yaşıyor ve halen Denizli Asker Hastanesi’nde çalışıyor.…

Devamı

“Edebiyatın Amacı Yoktur”

Atalay Girgin. Felsefe öğretmeni, gazeteci-yazar. 1960 Alaşehir doğumlu. Uzun yıllardır yazıyor. Yayınlanmış olanlarının yanısıra yayınlanmayı bekleyen yazıları da var. Bu güne dek Hürriyet Gösteri, İLE, İnsancıl Dergileri ve Radikal Gazetesi’nin Tartışı-yorum ekinde makaleler yayınladı.  Bu yazılar internet ortamında birçok sitede paylaşıldı. Henüz hiç öyküsü yayınlanmamış olmasına rağmen öykü denemeleri de mevcut. Yazmayı genel olarak, “kendini…

Devamı

“Mutluluk sizinle ilgili bir kavramdır, sahip olduklarınızla değil…” *

“Bana bahşedilmiş rüzgârın ve onun tadını çıkarabilmem için bahşedilmiş ruhun tadını çıkarıyorum.” (Fernando Pessoa)                                                                                                                                               Önce Gülce arıyor: “Anneciğim günaydın, haydi uyan artık” sonra Naz: “Uyan artık kızım öğle oldu.” Her ikisini de tembihlemiştim. “Zor da olsa uyandırın.” Zor oluyor. Yatak hiç bu kadar çekici olmamıştı ama uyanmalıyım. On beş dakika diyorum kızıma. Azıcık…

Devamı

“14 Şubat “Sevgililer ” Değil “Sevildiğini Zannedenler Günü”dür!”

Cengiz Güneş 1976-Ankara doğumlu. Tıp Fakültesini bitirdikten sonra psikiyatri konusunda uzmanlaştı.  Sevgililer Günü dolayısıyla kendisiyle bir söyleşi gerçekleştirdik. Gülistan Sinanoğlu: Aşkın ve sevginin tanımını nasıl yaparsınız? Cengiz Güneş: Öncelikle aşk fizyolojiktir, sevgi ise psikolojik. Aşk dediğimiz olay ilk görüşte olur. İlginizi çeken kişiye karşı ani bir çekim hissedersiniz, kalp atışlarınız hızlanır, heyecan duymaya başlarsınız, vücudunuzda…

Devamı

Annelik Diploması

Böyle bir diploma yok elbette ama ben annelerin, yani anne olmak isteyen kadınların bu diplomayı alması gerektiğine şiddetle inanıyorum. Yapılacak en basit iş için bile kurs ya da çeşitli eğitimlere katılmak zorundayken, insanların hiçbir ön hazırlık olmaksızın anne-baba olmasını yanlış buluyorum. Çevreme baktığımda anneliğin sadece kutsal yanıyla ele alındığını görüyorum. Kutsal olması, gerekli her şeyi…

Devamı

Ben bir ruh hastasıydım…

Ben bir ruh hastasıydım. İyileştim. Evet yanlış duymadınız, ruh hastası. Bu tanım hemen herkeste delilik çağrışımı yapıyor. Peki neden? Toplum tarafından belirlenen kıstaslara uygun öngörüye sahip olduğumuzdan olabilir mi? “Ruh hastalığı eşittir delilik.” Gazetelerin üçüncü sayfasında yer alan cinayet ya da cinnet haberlerine eklenen o küçük nottan olabilir mi? “Bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirlendi…”…

Devamı

Benim Adım Tan…

İki kadın var içimde. Biri azimle mutlu diğeriyse azimle mutsuz olmaya çalışan… O iki kadını sanırım hayatım boyunca içimde taşıyacağım. İki kadın; biri Gülis, diğeri Tan. Gülis biraz kırılgan, alıngan. Zaman zaman çarpık düşüncelere teslim edebilir zihnini. Hayata tek pencereden bakar, çokça bulutludur gökyüzü. Bildiğimiz bulutlar değil hüzün bulutları kaplamıştır ortalığı. O hüzne teslim olur…

Devamı

Bir Nöro-Roman: Pia Mater

Uzun yıllar boyunca pek çok kitap okudum. Önceliklerim hep farklıydı. Kimi zaman akıcı romanlar ilgimi çekti kimi zaman bilgi içerikli kitaplar. Ruhsal rahatsızlıklar yaşadığım dönemde okumaya başladığım, uzmanları tarafından yazılmış kendine yardım kitaplarına düşünürlerin eserleri eklendi. Bu seçimlerdeki öncelik ortaktı: Kitabın işlevsel olması. Herhangi bir kitabı bitirdiğimde iki soru soruyordum kendime: Bu kitap bana ne…

Devamı